Son birkaç haftadır aklımda, koşularımı videoya kaydedip yayınlama düşüncesi var. Sapanca Ultra Maratonu’nda koştuktan sonra keşke o güzellikleri videoya kaydedip yayınlayabilseydim diye söylenmeye başladım.

Sonraki günlerde bu düşünceyi hayata geçirmek için gerekli olan şeyleri tespit etmeye ve bu doğrultuda çalışmaya başladım. Zaten yıllardır koşu ile alakalı videolar izliyordum. Yapmak istediğim şeyi biliyordum ama o seviyeye gelebilmem için hangi yoldan gitmem gerektiğini bilmiyordum. Bu sebeple uzun sürecek bir yol haritası çıkardım.

Önce koşarken taşıyabileceğim bir kamera tespit etmeye çalıştım. Bu sektörde birçok alternatif bulunmakla birlikte istediğime uygun olan sadece bir kamera vardı; GoPro Hero 7 Black. Koşu esnasında oluşacak sarsıntıyı en aza indirebilmesi ve çok küçük olması gerekiyordu. Kamerayı nasıl taşırım ve nasıl çekim yaparım diye çok düşündüm. Neredeyse iki hafta sadece bunu düşündüğümü söyleyebilirim. Yarış performansımı etkilemeyecek ya da en az etkileyecek bir yol bulmalıydım. Birçok aksesuar araştırdım ve bana uygun olacağını düşündüğüm bazı aksesuarları satın aldım.

Sıra kamerayı denemeye ve sonuçları görmeye gelmişti. Her şeyi öyle ayrıntısına kadar düşünmüşüm ki daha ilk denememde rahatlıkla çekim yapabildim. Kamerayı bir saat kadar elimde taşımam problem yaratmamıştı ama daha uzun sürelerde ve daha hızlı olduğumda durum nasıl olacaktı? Geçen hafta sonu iki saatlik hızlı bir koşuya daha çıktım. Yine kamerayla rahat edebildim. Kamera işi tamamdı.

Videoları düzenlemek için bir yazılıma ve bu videolarda kullanabileceğim müziklere ihtiyacım vardı. Video işleme programları konusunda tecrübem var. Bu konuda sıkıntı çekmeyeceğimi düşünüyorum. Ama yine de film yapımcılarına yönelik bazı online derslere katıldım. Daha önümde on saatten fazla dersim var. Video düzenleme işinde şimdilik kendimi yeterli seviyede görüyorum. Ama videografi konusunda ulaşmak istediğim noktadan çok çok uzağım. Kullanacağım müzikleri bulmak ise çok pahalı ve sıkıntılı bir süreç olacak. Stok olarak dağıtılan müzikler kullanabilirim. Bu problemi zaman içinde çözmeyi umuyorum.

Önümüzdeki haftalarda videoların bir şablon üzerine oturmasını sağlamak istiyorum. Giriş bölümünün nasıl olması gerektiğini ve sonrasında nasıl ilerlemesini istediğimi düşüneceğim. Alışık olduğunuz YouTuber profilinden uzak olabilirim, nihayetinde kendimi ön plana çıkarmayı düşünmüyorum. Bazılarımız üzülebilir belki ama “Kanalıma hoşgeldiniz!” anonsu yapacak da değilim. İyi bir malzeme sunmaya çalışacağım, umarım beğenen çıkar. En kötü ihtimalle, yarıştan yarışa çektiğim videoları görebileceksiniz.

Şu sıralar yapmak istediğim iş, kafamda şekillenmiş durumda. Ay sonunda gideceğim Tuz Gölü Ultra Maratonu‘na kadar birkaç deneme çekimi daha yapıp elle tutulur bir sonuca varmak istiyorum. Yapmak istediğim şeyin antrenmanını yapmak içime işlemiş. İşi daha iyi bir hale getirmek için aceleci davranmayacağım. Lakin yakın bir zamanda, hafta sonu çektiğim videoyu son haline getirip yayınlayabilirim. Yarış videosu öncesinde tepkileri görmek ve yorumları almak iyi olacaktır.

Tabi işten kalan tüm vaktimi bu konuya harcadığım için, kitap okumayı ve bloğuma yazmayı ihmal eder oldum. Bu hafta yavaş yavaş eski düzenime de dönemeye çalışacağım. Zaten videolar son hallerini almaya başladı. Bundan sonra zamanı biraz akışına bırakmak iyi olacaktır.

Kaynaklar: Image by Lukas Bieri from Pixabay