Koşu sporunda en güçlü motivasyon kaynaklarından biri de kendinize bir hedef belirlemektir. Bu sebeple temmuz ayının sonuna kadar olan ve katılmak istediğim yarışlara kaydımı yapmış, sonrakileri de planlamış durumdayım. Hangi yarışlarda olacağımı merak ediyorsanız “Yarışlarım” sayfasını ziyaret edebilirsiniz.

“Gideceğin yer belli değilse, hiçbir zaman bir yere varmış olamazsın.”

İyi yada kötü bir hedefinizin olması, bu doğrultuda çalışmanıza ve gelişmenize fayda sağlar. Psikolojik olarak kendinizi hazırlar ve bu uğurda yılmadan çalışmaya devam edersiniz. Her rüzgarda amaçsızca sağa sola savrulan bir yaprak gibi vakit kaybetmez ve tam olarak istediğiniz noktaya en kısa yoldan ulaşırsınız.

Hafta sonunda koştuğum maraton benim bu yılki ilk hedefimdi. Genel bir sonuçtan bahsetmem gerekirse, bu yarışı başarılı bir şekilde tamamladığımı düşünmekteyim. Bu sonucu elde etmemdeki en büyük etmenin varmak istediğim noktayı biliyor olmam olduğunu düşünüyorum.

Geçen akşam hafif bir koşu yaptım. Kendimi iyi hissediyorum ve hızlıca toparlanıyorum. Yeni bir hedef için çalışmaya başlamakta bir mani yok artık. Önceden planladığım gibi, altı hafta sonra Schneider Electric Paris Maratonu‘nda koşacağım. Bu haftayı hafif koşularla geçip, toparlanmak için kendime biraz daha vakit vermeyi planlıyorum. Önümüzdeki üç hafta tekrar zorlayıcı antrenmanlara dönüp son iki hafta kala yine hafif antrenmanlar yaparak dinleneceğim. Hazırlık evresinde neler yaşadığımı ve nasıl hazırlandığımı bu yazılarda sık sık anlatacağım şayet ilgilenirseniz bu bloğu WordPress aracılığıyla takip edebilir veya e-posta ile abone olabilirsiniz. Yazıları e-posta olarak günlük yada haftalık periyotlarla almanız mümkün.

Aslında kasım ayından beri Paris Maratonu’na hazırlanıyordum. Bu uzun zaman içinde geldiğim noktayı ölçmek ve stratejimi ona göre belirlemek için ara bir yarış olarak Runatolia Antalya Maratonu’nu seçmiştim. Aynı zamanda hava muhalefeti veya yaşanabilecek başka aksiliklere karşı psikolojik bir emniyet sistemi oluşturmuş oldum. Paris Maratonu Antalya Maratonu’nun, Antalya Maratonu da Paris Maratonu’nun emniyetiydi. Birinden birinde işler yolunda gitmezse diğeri hazırlığın boşa gitmesini önleyecekti. Ayrıca tecrübe tecrübedir, fazladan bir yarış tecrübesi daha edinmiş oldum. Elde ettiğim süreyle de bir sonraki yarışımda kendime daha fazla güveniyor olacağım.

Evet, yeni hedefime doğru yola çıktım. Hadi hayırlısı…

Kaynaklar: Image by Free-Photos on Pixabay