Son yazdığımdan bu yana dört yarış koştum. Bu yarışlarla ilgili henüz bir şey yazmadım. Ne zaman yazmaya başlasam yarım bıraktım. Bir şekilde devam etmemi sağlayacak motivasyonu bulamadım. Yakın zamanda bu yarışları da anlatacağım ama şimdiden pek istediğim gibi gitmediklerini söyleyebilirim. Ağustos’ta Eskişehir Yarı Maratonu’nu koştum. Sadece antrenman yarışıydı ve o niyetle de koştum. Fakat hava çok sıcaktı ve sonrasında kendimi çok yıpranmış hissettim. Toparlanmam uzun sürdü ve bir sonraki yarışım olan Kapadokya Ultra 63K’yı olumsuz etkiledi. Yetersiz antrenman sıkıntısı içindeyken, bu dönemde bir de belimi incittim. Yarışı koştum ama istediğim süreyle değil. Art arda kötü koştuğum iki yarış sonunda, kendimi toparlamam biraz zaman aldı.
Okumaya devam et “Son Ayların Hikayesel Bir Değerlendirmesi”Tag Hayat
Salomon Cappadocia Ultra Medium Trail 63K CMT 2021
Yaz mevsimi bizi terk edecek gibi görünmüyordu. Ekim ayına gelmiş olmamıza rağmen hâlâ sıcaktan bunalıyordum. Tabii antrenmanlarımda ister istemez olumsuz etkilenmeye başlamıştı. Sıcak havalar uzadıkça performansım düşüyor ve antrenman yapma isteğimi kaybediyordum. Yarış günü yaklaştıkça haftalık antrenman adedim günden güne azaldı. Hele ki son iki hafta kala neredeyse antrenman yapamaz olmuştum. Daha önce yaptığım antrenmanlara ve iyi koştuğum birkaç uzun antrenmana güvenerek dinlenmeye çekildim.
Hayatta her şey planlandığı gibi gitmiyor. Bazen tek bir beklenmedik gelişme bütün antrenman planınızı sekteye uğratabiliyor. Böyle durumlarda kabuğunuza çekilip hayatınızın normale dönmesini beklemekten başka çareniz olmayabiliyor. Bu yarış da böyle bir döneme denk geldi. Hali hazırda antrenmanlarım iyiden iyiye azalmış durumdayken, çalıştığım iş yerinde bir tadilat başladı. İş yerinin geçici olarak taşınması gerekiyordu. Bu durum, yarış haftası anrenmanlarımı tamamen bırakmak zorunda kalmama sebep oldu.
Dert etmiyordum. Bu mesafeyi daha önce koşmuştum ve bitirememek gibi bir endişem yoktu. Aslında sadece 119 kilometrelik uzun parkura kayıt olmadığıma seviniyordum. 63 Kilometre bir şekilde biterdi de 119 kilometre o kadar da kolay olmazdı. 38 Kilometrelik parkura geçme talebinde bulunmayı düşünebilirdim aslında. Gerçi böyle bir talep için belki de artık çok geçti. Bilmiyorum. Düşünmedim, sormadım da. 63 Kilometrelik parkur için antrenmanlarımı yeterli gördüm.
Okumaya devam et “Salomon Cappadocia Ultra Medium Trail 63K CMT 2021”01 Ekim 2020 – 31 Ekim 2020 Arasında
Son üç aydır, güne dair kısa kısa notlar almaya çalışıyorum. Şu zamana kadar düzenli olarak yazabildim. Her gün bir kaç cümle yazmak zor gelmiyor artık, iyice alıştım. Ama her şeyin olağan geçtiği günlerde yazacak bir şeyler bulmakta zorlanıyorum. Şimdi bakıyorum da yazılarım hem özensizleşmiş hem de okumaya değer tarafları zayıflamış. Bu sebeple bundan sonra, yazdıklarımı elekten geçirip, sadece bir kısmını yayınlayacağım. Bir daha böyle bir gönderiyi ne zaman görebilirsiniz bilmiyorum. Sanıyorum uzun bir zaman alacak ve belki de bu notları almayı tamamen bırakırım. Henüz karar vermiş değilim. Yeni bir şeyler denemek istiyorum, neler olacağını hep beraber göreceğiz. #KısaKısa #Günlük
01 Ekim 2020 Perşembe – Son derece güzel bir sonbahar günüydü. Her şeyin olağan seyrinde devam ettiği ve iş yerinde pek yoğunluğun olmadığı bir gün. Biraz düşünecek vaktim oldu ve sonrasında, yeni bir döneme başlama kararı aldım. Hayatıma yeni kıymetler katıp, bazı gereksiz uğraşlarımdan uzaklaşacağım.
02 Ekim 2020 Cuma – Bu sabah, İstanbul Maratonu’nun Ataköy’den dönüşlü parkurunun değişeceğini öğrendim. Düşünülen yeni parkur çok iyi görünüyor. Bu yıl İstanbul Maratonu’na katılmayı düşünmüyorum ama içimi bir heyecan kapladı. En azından koşacağım zaman daha keyifli bir maraton koşmuş olacağım artık.
Okumaya devam et “01 Ekim 2020 – 31 Ekim 2020 Arasında”01 Eylül 2020 – 30 Eylül 2020 Arasında
Hayatıma dair günlük notlar almaya başlayalı iki ay olmuş. Bu aydan itibaren bu yazıları ay sonlarında aylık olarak yayınlayacağım. Tabii düzenli olarak her gün not almayabilirim. Keyif aldığım sürece yazmaya devam edeceğim. #KısaKısa #Günlük
01 Eylül 2020 Salı – Havaların tekrar ısınması dışında olağan bir gündü. Gecelerin de sıcak ve nemli geçmesi uykumun bozulmasına sebep oldu. Yorgun hissetmeye başladım. Buralar Eylül ayı itibariyle serinler. Son sıcakları yaşadığımızı düşünerek sabretmeye çalışıyorum.
03 Eylül 2020 Perşembe – Antrenman programımda hafif bir koşu olmasına rağmen arkadaşlara uyup uzun bir koşu yaptım. Her yerim ağrımaya başladı. Kendimi zorlamadan devam etmeyi planlamıştım ama bazen planın dışına çıkıyorum.
04 Eylül 2020 Cuma – Yine uykusuz bir gece geçirdim. Dünkü koşudan ve gecelerin sıcak geçmesinden dolayı gece uyumakta zorlandım. Uykusuzluk beni çok etkiliyor. Yenilenmek için bana gereken tek şeyin uyku olduğuna dair inancım kuvvetlendi.
Okumaya devam et “01 Eylül 2020 – 30 Eylül 2020 Arasında”16 Ağustos 2020 – 31 Ağustos 2020 Arasında
16 Ağustos 2020 Pazar – Bugün günlük olarak aldığım bu notların ilk dönemini bloğumda yayınladım. Yaşadıklarımın kronolojik bir kaydı gibi görünüyor, bu durum hoşuma gitmedi değil. Sanırım bu notları yazmaya uzun zaman devam edeceğim. Ayrıca bir süredir denemek istediğim Freeletics isimli yapay zeka koşu antrenörüne kaydoldum. Vaadettikleri insanı umutlandırıyor. Birkaç ay deneyip tecrübelerimi sizlerle paylaşacağım.
17 Ağustos 2020 Pazartesi – Havalar gerçekten güzelleşti. Sonbahara geçişin hemen öncesinde; bunaltmayan, güneşli ve ılık bir yaz mevsimi yaşamaya başladık. Tamda bugünlerde yeni bir antrenman programına başlamışken, havaların serinlemesi işleri kolaylaştıracaktır.
Okumaya devam et “16 Ağustos 2020 – 31 Ağustos 2020 Arasında”01 Ağustos 2020 – 15 Ağustos 2020 Arasında
Aybaşından itibaren, o güne dair kısa kısa notlar almaya başladım. Tek tek yayınlamanın gereksiz yorucu olduğunu düşünerek belirli aralıklarla yayınlamaya karar verdim. Bu yazıları “Kısa Kısa” etiketi altında bulabileceksiniz. Yazmaya yeni başladığım için olsa gerek bir heyecanla on beş gün boyunca art arda yazmayı başardım. Amacım hergün düzenli olarak yazmak değildi belki bundan sonra sadece bazı günler yazarım. Kimi günler kısa olur kimi günler uzun. Bu sebeple günlük yazdığım bu yazıları, biriktiklerinde, tarih aralığı vererek düzensiz olarak yayınlamayı düşünüyorum. Özel günlere dair yazdığım münferit günlük yazılarımı da bir yandan yazmaya devam edeceğim. Umarım seversiniz.
01 Ağustos 2020 Cumartesi – Bugün kurban bayramının ikinci günü. Pandemiden dolayı sadece aile içinde bayramlaştık. Mesafeli yaşamaya devam ediyoruz… Akşam üstü koşmaya çıktım. Geçen hafta iş yoğunluğundan dolayı doğru düzgün antrenman yapamamıştım. Haftaya bugün 40 kilometrelik bir patika yarışı koşacağım düşünülürse, bu yoğunluğun biraz zamansız olduğu söylenebilir.
Okumaya devam et “01 Ağustos 2020 – 15 Ağustos 2020 Arasında”Neden Eski İnsanlar Koşarken Sakatlanmazdı?
Kaynağını hatırlayamadığım bir yazıda şöyle bir paragrafla karşılaşmıştım: “Koşanların çoğu neden sık sık sakatlanır? Tabii ki, sebebi sadece aşırı yüklenme veya kemiklerinin zayıf olması değildir. Bedenimiz, koşabileceğimiz şekilde dizayn edilmiş. Ağrı sızı duymadan veya sakatlanmadan koşabiliyor olmalıydık. Atalarımız avlanmak ve beslenmek için koştular. Hamstring kasları yüzünden veya IT bantlarının gergin olmasından dolayı koşmaktan vazgeçmediler. Peki bu problemin kaynağı nedir?”
Yazının doğruluğu tartışılabilir. Kültürel birikimimizle de uyuşmayabilir. Lakin birçok yönden doğru olabileceği taraflar mevcut. Mesela avcı veya toplayıcı toplumlarda; gün içinde koşarak ya da yürüyerek ciddi mesafeler kat ediliyor olması bugün bile örneklerle ispatlanabilir.
Neyse. Elimizdeki kaynaklara göre eski insanlar, koştukları için ya hiç sakatlanmıyordu ya da çok az sakatlanıyordu. Peki bunun sebebi ne olabilir diye düşünmeden edemedim.
Okumaya devam et “Neden Eski İnsanlar Koşarken Sakatlanmazdı?”Mart Ve Nisan Aylarındaki Tüm Yarışlar İptal
Türkiye Atletizm Federasyonu bugün yaptığı bir açıklamayla Mart ve Nisan 2020’deki tüm organizasyonları iptal ettiğini duyurdu. Bu açıklamaya göre hedef yarışım olarak gördüğüm Mersin Maratonu da iptal edilmiş oldu. Dünya üzerinde yayılmaya devam eden bulaşıcı Korona Virüs nedeniyle alınan önlemler çerçevesinde alınan bu kararı saygıyla karşılıyorum. Dilerim dünya çapında süregelen bu sıkıntı bir an önce sona erer.
Benim gibi amatör sporcular için sadece bir hayal kırıklığından ibaret olan bu iptaller, profesyonel sporcular için ise zor bir çıkmaz demek. Özellikle olimpiyat kotası almaya çalışan atletlerin ne ülkemizde ne de yurt dışında bir alternatifleri kalmamış oldu. Sadece profesyonellere yönelik bazı organizaysonların tertiplenmesi gerekebilir. Tabii bu iş o kadar da kolay olmuyor. Benim gibi biri bile programındaki bir haftalık değişimle bocalıyorken, profesyonel birinin nokta atışı yapması gereken zamanlarda böyle bir bocalama şansları yok.
Okumaya devam et “Mart Ve Nisan Aylarındaki Tüm Yarışlar İptal”Kışın Daha Çok Kitap Okuyabilirim Sanmıştım
Kış mevsiminin gelişiyle evde daha çok vakit geçirebileceğimi ve daha çok kitap okuyabileceğimi sanıyordum. Malesef bu kış hayal ettiğim gibi olmadı. Geçen yıl okumayı planladığım kitapların bir kısmını okuyamadım. Düzenli olarak okumaya devam edebilmiş olmaktan memnunum ama okuma hızımın da artmış olmasını çok isterdim.
Koşuya olan merakım yüzünden kitaplara ayırdığım zamanı kısmak zorunda kaldım. Bu sezon hiç yapmadığım kadar antrenman yapmaya başladım. Haftanın altı günü koşu antrenmanı yapıyorum. Normalde kalan zamanımın bir kısmını kitap okumaya, bir kısmını bir şeyler yazmaya ve bir kısmını da YouTube için içerik oluşturmaya ayırıyordum. Koşuya ayırdığım zaman artınca tekrar bir zaman tanzimi yapmam gerekti. YouTube için içerik oluşturma düşüncesini tamamen bir kenara kaldırdım. Yazmak için ayırdığım zamanı, kitap okuyabilmek için feda ettim. İşin özü son zamanlarda bol bol koşuyor ve kalan zamanda da kitap okuyorum.
Okumaya devam et “Kışın Daha Çok Kitap Okuyabilirim Sanmıştım”Maraton Zombileri Nedir Ve Hangi Zamanlarda Görünür?
Bir maraton koştuğunuzda, büyük ihtimalle sonraki birkaç gün doğru düzgün yürümekte zorluk çekersiniz. Özellikle dizlerinize bağlanan büyük kas kütleleri işlevlerini yerine getiremez. Et kesiği deriz ya, işte durum bu. Merdivenin başına gelince önce söylenirsiniz sonra hızlıca strateji geliştirip korkuluklara sarılarak iner çıkarsınız. Dizlerinizi kırmanız çok acı verir bu sebeple bacaklarınızı sürükleyerek ilerlersiniz. Yürürken dengenizi koruyabilmek için de abartılı derecede dik durur ve adımlarınızı garip garip atarsınız. Bu durumda filmlerde gördüğümüz zombilerden farkınız kalmaz.
Bazı zamanlar bu kişilerin sayısının bir hayli arttığını fark etmiş olabilirsiniz. Böyle bir durumda, bulunduğunuz bölgede bir maraton düzenlenmiş olduğu sonucuna varmamız gayet normal. Hele ki katılımcı sayısının elli bin ve üzerinde olduğu büyük şehir maratonlarını hayal edin. Ertesi gün, şehir maraton zombilerinden geçilmez olur.
Okumaya devam et “Maraton Zombileri Nedir Ve Hangi Zamanlarda Görünür?”